Talebemle Fena sikiştik

Selam talebe hoca sex öyküleri tutkunları. Azıcık uzun sex öyküleri yazıyorum bunalmadan okuyacağınızı umut ediyor ve boşalacağınıza garanti veriyorum.

Adım Sibel. 40 yaşında, beyaz derili, dolgun ve diri bedenli bir kadınım. Konutluyum. Bir Lisede hocalık yapıyorum. Kocam ise uluslarası tır sürücüyü. Kocamı çok seviyorum, ama cinsel yaşamımız natürel olarak feci durumda… Bu anlatacağım hadiseyi yaşadığımda, kocam yurtdışına gideli 15 gün kadar olmuştu.

O gün mektepten çıktım, konuta gidecektim. Otobüste bir yer buldum ve oturdum. Otobüste, bizim mektepten bir hayli talebe vardı. Yanımda ise Emre ismindeki talebem dikiliyordu. Emre aynı zamanda karşı komşumun oğluydu. 18 yaşında, ama azıcık çekingen birisiydi, başka bir deyişle pek dostlarıyla takılmazdı, ama yakışıklı sayılırdı.

Neyse, otobüs duraklardan yolcu aldıkça kalabalıklaşmaya başladı. Yanıma yaşlı bir teyze geldi, ben de kalkıp yerimi ona verdim. Ama arkamı Emreye dönüp tutununca, Emre de ister istemez arkamdan katlandı. Ben ne olduğunu kavramak için sağıma soluma bakarken hak verdim çocuğa, zira kimse kıpırdayamıyordu. Emreye,

“Oğlum geri gitsene azıcık!” dedim. O da,

“Hocam kıpırdayamıyorum!” dedi.

Azıcık yan dönmeye çalıştım, ama nafile. Bir süre sonra arkamda bir sertlik sezmeye başladım, Emrenin yarrağı kalkmaya başlamıştı. Dönüp baktığımda Emrenin suratı kıpkırmızı olmuş, talebe hoca birbirimize bakakalmıştık. Resmen talebem tarafından otobüste taciz ediliyordum.

İçim bir eksantrik olmuştu, 15 gündür de yarrak suratı görmediğim için, amım sulanmaya başlamış, ne yapacağımı bilemez haldeydim. İşin acayip yanı, giderek de zevk almaya başlamıştım ve arkamdaki sertlik iyice gelişmişti.

Ben zevk alemini dolaşırken, Emrenin,

“Hocam siz inmiyor musunuz?” demesiyle irkildim. İneceğimiz durağa gelmiştik, ama ben hali hazırda orda öylece duruyordum. Hemen kalabalığın arasından sıyrılıp indik ve yürümeye başladık… Emreye,

“Otobüste ne yaptığının farkında mısın sen Emre?” dedim.

“Yemin ederim hocam, istemeyerek oldu!” dedi.

“Tamam, ama bir daha böyle bir şey istemiyorum!” dedim.

Reelinde istiyordum da, ama talebem olduğu için böyle demek zorunda kaldım. Apartmana girdiğimizde Emrenin suratı hali hazırda kıpkırmızıydı. Bir an şuna kendimi siktireyim diye düşündüm, ama hemen bıraktım.

Konuta girdiğimde amım cayır cayır yanıyordu, hemen odama gidip, kocam olmadığı zaman bana kocalık yapan Vibratörü aldım çekmeceden, pantolonumu ve külodumu çıkardım, yatağa uyuyup bacaklarımı araladım, hiç nemlendirmeye gerek dinlemeden vibratörü amıma soktum, zira amım sırılsıklamdı.

Vibratörü amıma sokup çıkartırken kocamı değil de Emre’yi düşünmeye başladım, sanki Emre beni sikiyordu. Gitgide süratlendim, sonra öyle bir boşaldım ki, ben dahi donakaldım. O zevkle, amımda Vibratör ile, iki yana elimi koydum ve yatıp kalmışım…

Uyandığımda amımda Vibratör hali hazırda duruyordu, amımdan çıkarıp kalktım. Kendime inanamıyordum, talebemle sikiştiğimi düşünüp boşalmıştım. Banyoya girdim, duş alıp çıktım. Telefon çaldı. Kocam,

“Yarın ordayım karıcığım!” dedi. Ben de onu çok özlediğimi söyledim.

Ertesi günü sabah mektebe giderken yeniden Emre ile aynı otobüs durağında beklemeye başladık. Beni görünce suratı kızaran Emre’yi yanıma çağırdım. Çekingen halleri güzelime gidiyordu çocuğun… Ona tebessümerek,

“Tamam, dün öğrenmeyerek bir şeyler oldu, ama bugün otobüste arkama geçme!” dedim. O da,

“Tamam hocam!” dedi, ama yeniden kızarmıştı.

Neyse, akşam mektepten sonra konuta geldiğimde kocam konuttaydı. Hemen sarıldım kocama ve öpüşmeye başladık. Beni yatak odasına götürdü, hemen soyunduk ve minik bir ön sevişmeden sonra beni sikmeye başladı.

Bacaklarım omzundaydı, beni öyle bir sikiyordu ki, anlatamam. Kocamın suratına baktığımda Emre’yi görüyordum, kendime inanamıyordum, kocamla sikişirken onsekizlik bir talebemi düşünüyordum. Kocamla bir hoş sikişmiştik, ama beni kocam mı sikti, Emre mi sikti kavrayamamıştım.

O gece ve ertesi gün doya doya sikiştikten sonra kocam yeni iş aldığından seri tekerrür yola çıktı. Ben daha bütün anlamıyla doymadan sürükleyip gitmişti…

Aradan beş gün daha geçmişti. Ben yeniden her zamanki gibi depresyonlardaydım. Yalnız konutta, sevişmeden geçen bomboş, emelsiz zamanlar… Günlerden Cuma, akşam üzeriydi, kapı çaldı, Emre’nin annesi,

“Biz köye gidiyoruz, bizim oğlana bakar ol öğretmen hanım!” dedi. Ben de,

“Tabi, ben de yalnızım zati, yemeğini filan veririm, merak etmeyin!” dedim. Teşekkür etti ve gitti.

O gitti, ben kapıya sırtımı yaslayıp gözlerimi kapadım. Allak bullaktım. Tek düşündüğüm şey seks için kıvranan bedenim ve Emre’nin otobüste arkama direnen sertliğiydi. Kendi kendime Sibel aradığın fırsat bu, siktir şu çocuğa kendini dedim ve hemen bir tasarı yaptım.

Ertesi günü öğleye doğru kapıyı çaldım, Emre açtı kapıyı. Benim üzerimde uzun bir tişört, altımda da bir şort vardı. İçimde sütyenim olmadığı için göğüslerimin uçları belirli oluyordu. Emre’nin de yataktan yeni kalktığı belirli oluyordu, uykulu gözlerle bana bakıyordu.

“Hadi elini suratını yıka kahvaltıya gel!” dedim. Ama o beni süzmekten yanıt verememişti. Ben de,

“Ne bakıp duruyorsun, hadi!” dedim. Derlenip,

“Tamam hocam!” dedi.

Ben gittim kahvaltıyı hazırladım. 5-10 dakika sonra da Emre geldi. Ona gülerek,

“Gel bakalım Emre, hocalığını yapıyoruz, bakıcılığını da yapalım!” dedim.

Ama içimden senin seks hocalığını da yapacağım diyordum. Kahvaltımızı yaptık, Emre kaçamak gözlerle bana bakıyor, ben ona baktığımda hemen kafasını çeviriyordu. Kahvaltıdan bir süre sonra konutlarına gitti. Akşam üstü yeniden kapısını çaldım. Ama bu sefer altımda şort yoktu, üzerimde yalnızca tişört vardı, o da kalçalarımı anca kapatıyordu.

“Hadi gel yemek hazır!” dedim. Ama o,

“Ben birşeyler atıştırdım, sağol hocam.” dedi.

“Uzatma, hadi gel, yemek besiniz!” dedim.

“Tamam hocam!” dedi, beraber benim konuta geldik. Yemeğimizi yedikten sonra, salona geçtik… Kocamın Avrupadan getirdiği viskiler geldi usuma, Emreye,

“Hiç alkol içtin mi?” dedim. Ama Emre beni dinlemiyor, bacaklarıma bakıyordu.

“Sana diyorum?” dedim.

“Efendim hocam?” diyerek irkildi. Tekerrür,

“Hiç alkol içtin mi sen?” diye sordum.

“Hayır!” dedi. Kalkıp bir viski açtım,

“Benim canım içmek istiyor, sen de ister misin?”

“Hayır!”

“Bak benden çekinmene gerek yok. Burası mektep değil. Ben de şu anda hoca değilim. İçmek istiyorsan söylemen yeterli…”

“Tamam, içeyim…” Birer duble doldurdum, içtik. İkinci dubleyi içerken,

“Emre kız dostun var mı?” diye sordum.

“Hayır yok hocam, kızlarla aram pek iyi değildir.” dedi.

“Niçin?” dedim.

“Ne öğreneyim, utanıyorum onlarla konuşurken!” dedi.

“Niçin utanıyorsun? Bak benle nasıl konuşuyorsun!” dedim.

“Öğrenmiyorum…” dedi.

“O gün benim arkama yasladığında hiç utanmamıştın, şimdi de bacaklarıma bakarken hiç utanmıyorsun!” dedim. Yerinden kalktı ve

“Ben gideyim artık…” dedi. Ben de hemen kalkıp,

“Nereye gidiyorsun? Beni o günden beri azdırdın, beni siktiğini düşündürüp duruyorsun, şimdi nereye gideceksin?” dedim ve dudaklarına yapıştım…

Öyle bir öpüşmeye başlamıştık ki, artık iş çığrından çıkmıştı. Elimi yarrağının üstüne attım, yarı kalkık yarrağı gitgide gelişiyordu. Hemen üzerimdeki tişörtü çıkardım, göğüslerim gözlerinin önündeydi, öylece bakıyordu.

“Ne bakıyorsun, em yala onları!” dedim ve başını yakalayıp göğüslerime yapıştırdım. Emmeye yalamaya başlamıştı. Ben zevkten ne yapacağımı donakalmıştım, parçalayıp altımdaki külodu da çıkardım. Ona da,

“Soyun!” dedim. Üstündekileri çıkardığında yarrağı kazık gibi olmuştu, kocamın yarrağından büyüktü. Hemen yarrağına yapıştım ve ağzıma aldım. Yaladıkça daha da gelişiyordu sanki. Taşaklarını filan yaladım, ağzıma tekerrür aldım.

Emre de saçlarımdan yakalamış ağzıma sokup çıkarıyordu. Birden titremeye başladı. Boşalacağını kavradım, ama emmeye devam ettim. Birden döllerini ağzıma fışkırtmaya başladı. Ben emdikçe o boşalıyordu.

Tam döllerini yutmuştum… Ayakta durmakta zorlanıyordu ve koltuğa oturdu. Yarrağı elimdeydi, önünde diz çökmüş gidişatta,

“Nasıl, güzeline gitti mi?” dedim.

“Evet!” dedi. Ben de başımı yarrağına gömdüm ve daha önceki halini alana kadar yaladım ve kalktım, elinden tutarak yatak odasına götürdüm. Yatağa yattım, bacaklarımı iki yana açtım ve

“Hadi, yala amımı!” dedim.

Emre üzerime uzandı, evvel dudaklarıma yapıştı, bir süre öpüştükten sonra altlara göğüslerime geçti. Oradan amıma doğru yol aldı. Amımı yalamaya başladığında, ben artık zevkten kıvranıyordum. Zati bir dakika sonra inleye inleye boşaldım. Emre yalamaya devam etti beş dakika kadar. Ben artık onu içimde sezmek istiyordum, saçlarından yakalayıp çektim ve

“Sik beni!” diye bağırdım. Emre de beni kırmayıp yarrağını amıma yerleştirdi ve yüklendi, köküne kadar sokup beni sikmeye başladı. Ben altında zevkten dört köşe olmuş kıvranıyor, o da bana köküne kadar sokup çıkarıyordu… Ben,

“Aşkım, canım benim, sik beni kocacığım, doyur beni yarrağa, hocanın sana kurban olsun!” diye inliyordum.

Emre üzerimde birden kasılmaya başladı. Boşalıyordu. Amımın içine akan sıcacık döllerini sezebiliyordum. Tabi aynı anda ben de boşaldım. Emre üzerime yığıldı. Bir süre sonra yanıma uzandı. Bana,

“Teşekkür ederim hocam!” dedi.

“Gerçek ben teşekkür ederim!” dedim ve dudaklarına yapıştım.

Ordan göğüslerine, ordan da yarrağını ağzıma aldım. Yarrağını kaldırdıktan sonra üzerine çıktım ve zıplamaya başladım. Bir müddet zıpladıktan sonra önünde domaldım ve beni azıcık da bu pozisyonda siktikten sonra, içime tam döllerini boşalttı. Soluk soluğa yanıma uzandı, bana tekerrür teşekkür etti. Ben artık zevkten yerimden kalkamıyordum, öylece yatıp kalmışız.

Sabah uyandığımda Emre yoktu. Amıma baktım, döller akıyordu, doğruca banyoya koştum. Kapıyı açtığımda Emre duş alıyordu, hemen yanına gittim ve birlikte duş aldık, tabi evvel beni duşta bir posta daha siktikten sonra!

Bir hafta süresince, mektepten çıkışta konuta gelip sikişiyorduk. Ama hafta sonu kocam gelmişti ve 15 gün gitmeyecekti. Emrenin ailesi de dönmüştü. Kocam beni siktikçe, ben Emreyi düşünüyor boşalıyordum. Emreyle sikişmek için fırsat gözlüyordum, ama 10 gün kadar geçmiş, Emreyle bir cinsli fırsatını bulup sikişememiştim.

O gün benim son dersim boştu ve gitmeye hazırlanıyordum. Antrede Emre’yle karşılaştık. İki aşık kavuşamadan nasıl birbirine bakıyorsa, öyle bakışıyorduk. Emre de kitaplarını almış çıkıyordu.

“Nereye Emre?” dedim. Son derslerinin boş olduğunu söyledi. Ders zili çalmış herkes sınıflara girmişti, antrede yalnızca ikimiz vardık. Emrenin elinden yakalayıp çektim. Emre donakalmış,

“Hocam mektepteyiz, napıyorsunuz?” filan diyordu.

“Sus yürü!” dedim ve harita odasına girdik. Hemen arkadan kapıyı kilitledim ve “Seni çok özledim aşkım!” diyerek dudaklarına yapıştım.

Emreyle sanki yıllardır görüşmüyor gibi öpüşüyorduk. Bir yandan da gömleğinin düğmelerini çözüyordum. Atletini yukarıya sıyırıp göğüslerini öpmeye, yalamaya başladım.

Ordan altlara indim, kemerini çözdüm, pantolonunu indirirken içimi bir coşku, bir mutluluk kaplamıştı. Zira 10 gündür kocam siktiği halde, beni bu yarrak sikiyormuş gibi seziyordum. Ama beni şimdi gerçekten sikecekti…

Baksırını da indirdiğimde, genç sikicimin yarrağı karşımdaydı. Hemen ağzıma aldım ve yalamaya başladım. Emre de saçlarımdan yakalamış, ağzımın içinde gidip geliyordu. Zamanımız kısıtlı olduğu için hemen doğruldum ve Emrenin dudaklarına yapıştım.

Emre de gömleğimin düğmelerini çözdü, sütyenimi çıkardı ve göğüslerimi yalamaya başladı. Ben zevkten dört köşe olmuştum ama inleyemediğimden dudaklarımı ısırıyordum.

Bu arada Emre altımdaki kumaş pantolonun kemerini çözdü. Fermuarımı indirdi, pantolonumla birlikte külodumu da dizlerime kadar sıyırıp, masanın üzerine beni domalttı. Arkamda diz çöküp zati sırılsıklam olan amımı yalamaya başladı.

Ben de zevkten ne yapacağımı donakalmıştım. Ben zevk denizinde yüzerken, işte o an gelmişti, yarrağını amımı sezmiştim. Emreye yalnızca,

“Sik beni!” dedim…

Ama Emrenin çabuksu yok gibi, yarrağını amımın dudaklarını dolaştırıyor, beni daha çok çıldırtıyordu.

“Hadi sok!” diye bağırdım ve Emre yarrağını amıma sokmaya başladı.

Köküne kadar sokunca, taşaklarını amımın dudaklarında hissettim ve benim ağzımdan bir, “Oohhhhhh!” çıktı. Emre içimde gidip geldikçe delirecek gibi oluyordum, tırnaklarımı masaya geçirmeye çalışıyordum. Bir süre sonra Emre yarrağını amımdan çıkardı.

“Ne oldu?” diye döndüğümde, bana,

“Sırt üstü yat hocam!” dedi, ben de yattım.

Bacaklarımı omzuna alıp amıma kökledi. Pantolonum ve külodum hali hazırda dizlerime kadar inikti. Yarrağı ateş gibi içimi dağlıyordu sanki. Emre şak şak sesleriyle beni sikerken, ben kaçıncıya boşalıyordum öğrenmiyorum.

Ama artık o da gelmek üzereydi ve sarsılmalarla amıma döllerini boşaltmaya başlamıştı. O içime boşaldıkça, ben sanki göklerde uçuyordum. Ve ikimiz de bitmiştik. Amımdan çıkıp yanıma dikildi. Ona,

“Seni seviyorum aşkım!” diyerek dudaklarına yapıştım.

Bütün o sırada zil çaldı, hemen seriyle derlenip, ayrı ayrı harita odasından çıkıp talebe kalabalığına karıştık…

Otobüse binip konuta doğru giderken arkama biri dayandı, dönüp baktığımda Emreydi. Tebessümerek yola devam ettik. Otobüsten indikten sonra konuta kadar birlikte yürüdük. Asansöre bindiğimizde,

“Hocam sütyeniniz bende kalmış!” dedi ve çantasından çıkardı.

İkimiz de tebessümdük ve tekerrür dudaklarımız birleşti. Asansör durmuş, biz hala öpüşüyorduk. Bunun farkına vardığımızda başka bir kattan asansörü çağırdılar. Hemen durdurma düğmesine bastık ve asansörden indik. Vedalaşıp konuta girdiğimde kocam yoktu. Hemen banyoya girdim ve duşumu aldım.

Kocam geldiğinde bana müjdeyi verdi, yola gidiyordu ve en az 20 gün yoktu. Tabi üzülmüş gibi yaptım, ama bu benim için bir müjdeydi. Artık ikinci kocam, talebem Emreyle 20 gün rahat rahat sikişecektim…

Öyle de oldu. Ama sırf 20 gün değil, kocam her gittiğinde gelip beni sikip gidiyordu. Emre de iyice sikişmeye alışmıştı, mektebin tam kaşar kızlarını sikiyor ve akşam gelip bir de beni sikiyordu.

Şimdi üniversitede okuyor, ama her geldiğinde beni sikmeyi önemsememe etmiyor Talebemle iftihar dinliyorum.

Yorumlar (0)
Yorum Yap